BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün rakamlarına göre gelişmiş ülkelerde her sene 200 milyon tonun üzerinde yiyecek çöpe atılıyor. En çok ziyan edilen ise meyve ve sebze. Tezgahta kaşla göz arası kararan muzları, buzdolabında gizli gizli pörsüyen havuçları düşünün. Bazılarını yemeklerde değerlendirmek mümkün ama bazen de ne yapsak kurtarılamaz noktada olabiliyorlar. En iyisi, onları daha uzun süre yaşatmak için doğru saklamanın yollarını bilmek.
İşe buzdolabınızdaki meyve sebze çekmecesini tanımakla başlayın. Nem ayarı yapabiliyor musunuz? Üzerinde hava alması için delikler var mı? Hiçbiri olmasa bile, bu çekmecenin en büyük faydası, içindekileri nemli tutabilmesi. Çekmecede yüksek nem varsa, kuşkonmaz, brokoli, karnabahar, limon, yeşil fasulye, yeşil otlar, biber, çilek gibi hızlı pörsümeye yatkın yiyecekler için ideal. Az nem sevenler ise, elma, kayısı, incir, kivi, kavun, şeftali, muz gibi çabuk çürüyebilen yiyecekler.
Yüksek oranda etilen gazı üreten meyveleri (elma, domates, muz gibi) başka meyve sebzenin yanında bırakmayın. Diğerlerinin daha çabuk olgunlaşıp bozulmasına sebep olurlar. Kısaca, çabuk çürüyenlerle hızlı pörsüyenleri yan yana saklamayın.
Elma, domates, armut, avokado, kavun, şeftali, erik, kayısı gibi meyveler dışarıda, mutfak tezgahında olgunlaşır, lezzetlenirler. Biber, üzüm, portakal, limon, çilek gibi meyveler ise mutlaka buzdolabında saklanmalı. Özellikle muz hızlı olgunlaşan bir meyve, yanında narenciye varsa, daha da hızlı kararır.
En çok tüketilen meyve ve sebze çeşitlerini nasıl saklamalı?
Elmayı buzdolabının meyve sebze çekmecesinde, üzerine hafif nemli kağıt havlu sererek saklayın. Unutmayın, biri bile azıcık çürük olsa, ürettiği etilen gazı sayesinde diğerlerini de hemencecik bozar. Onu sürüden ayırın ve zaman kaybetmeden yiyin!
Kalın yapraklı yeşillikler nemi sever ama ıslak kalmayı sevmez, hemen sararırlar. Salata yapmak için kullandığınız marul, kıvırcık, roka gibi yeşillikleri yıkadıktan sonra iyice kuruttuğunuzdan emin olun. Kuru bir havluya (evet, normal yüz havlusu olabilir) sarıp buzdolabında saklayın.
Nane, kişniş, fesleğen gibi narin yapraklı otları kullanmadan hemen önce yıkayın. Buzdolabında saklamak için içinde az su olan bir bardağa çiçek gibi yerleştirin.
Soğan ve patatesi kileriniz varsa kilerde, yoksa mutfağın güneş almayan bir köşesinde, dışarıda saklayın. Ama dikkat edin, yan yana durmasınlar, soğan patatesin bozulmasını sağlar.
Kök sebzeleri saklarken tepelerini kesin. Böylelikle nem kaybetmez, doku ve lezzetlerini koruyabilirler.
Sapsarı limonları mutfak tezgahının üzerinde, nefis bir kasenin içinde sergilemeyi biz de seviyoruz. Ama bu şekilde sadece bir hafta dayanan limon, buzdolabında tam dört hafta dayanabiliyor.
Salatalık ve patlıcan soğuğu sevmez. Bu yüzden birkaç gün içinde tüketecekseniz, ikisini de dışarıda saklayabilirsiniz.
Mantar için en doğru yer, kese kağıdında buzdolabının meyve sebze çekmecesinde. Kağıt, hava sirkülasyonunu sağlar, çekmece de içerideki havayı nemli tutar.
Domatesi, buzdolabında tutmak yerine tezgahta oda sıcaklığında olgunlaşmaya bırakın. Altından hava alan bir sepete koyup, sap tarafı aşağıya gelecek şekilde yan yana dizin. Soğukta saklamak olgunlaşmayı engeller, lezzetinin eksik, etinin de kum kum olmasına sebep olur.
Havucu saklamak için şaşmayan bir yol kağıt havluya sarıp buzdolabına kaldırmak. Ama yeriniz varsa su dolu bir kaba dizip de saklayabilirsiniz. Havucun sapı ve yeşilliği üzerindeyse, kesip, yeşilliğini ayrı saklayın.
